cumartesi günkü büyük ada seferimiz :)

iyikide çok ısrar etmişsin ve kafamın etini yemişsin iki gün boyunca sevgili burcu!

ada ya gidelim denize gidelim;

adaya gidelim denize gidelim;

ada yaaaa gidelimmmm... denize gidelimmm.... :)

iyikide bu cümleleri sıkca kurmuşsun iki gün boyunca..böylece cumartesi günü adaları izleyerek fotoğraflar çekerek yaptığımız nefis yolculuktan sonra;

büyük ada'nın bu güzel iskele binasından çıkıp bu pozu vermiş oldum :) karşımda mado'nun olduğu bina;

mimarisi güzel içindeki lezzetleride bir o kadar güzel bu yapının sadece dışına bakabildim; diyette olduğum için sadece bakabildim :(sonra cafelerin restaurantların önünden geçipp gittik bizi plaja taşıyacak olan motorlara doğru....kısa motor seyahatinden sonra ineternetten araştırıp bulduğumuz;

telefonla defalarca aradığımız; nakibey plajına vardık;

dışından baktığımızda beklediğimiz görüntüydü bu; hiçbir hayal kırıklığımız olmadı;içeri girdiğimizde ise sevimli dostlar karşıladı bizi;

iki kuru ekmek parçasını paylaştılar bizimle;

ama sohbetleri güzeldi.. yürekleri sıcak..

şemsiyenin altında olmak istemedik önce kapattık;şezlonglarımıza uzandık;güneşe doğru yattık; seyrettik bir süre bu parlak günü; denizi; insanları;ve sıcak iyice burdayım dediğinde ayaklarımız suya değdi;yetmedi ellerimizde :) yüzdüm bütün gün yüzdüm; yüzdüm;dönüşte bizi uğurlamak için toplandı diğer ada sakinleri;gider ayak suyumuzu içtik bu güzel çeşmeden; aa baktık birde el sanatları sergisi var; kaçırmadık her bir parçaya tek tek baktık;

hepsi el emeği nede olsa; bu tişörtler dikildikten sonra bir yüzünden baskıya giriyormuş onu öğrendik;

özel imalatmış; bizim marifetliler alasını yapar dedim içimden :)kolyeler; özel boyama seramik tabaklar;çantalar;neler neler... hepsine baktık, hayırlı işler diledik uzaklaştık;

iskeleye varıp dönüş saatimizi belirledik;

ve dönüş yolunda burcu, selma ve ben hafif kızarmış yüzlerimizle birbirimize bakıp ne kadar yandığımızı konuşup durduk; bir süre sonra uyuduk; yaklaşık bir saat onbeş dakika süre yolculuğumuzun sonunda kadıköyümüze döndük..

evet döndük; sanki başka bir yere gidip gelmiş gibi hissettik..

...uzağa gidemeyenler için harika bir fırsat; adalar...