31 Ağustos 2010 Salı

haftanın marifetlisi :)

aaayyyyy, arkadaşlar söylemese görmeyecektim vallahi..
ben blog alemine 10marifet'ten yola çıkarak geldim; birçoğunuz bilirsiniz..
10marifeti sanırım açıktan 1, kayıtlı 2 toplamda üç senedir takip ediyorum..
izlediğim, beğendiğim, tuttuğum ve tutulan yayınlarımla orada olmaktan çook mutluyum..
oradaki yayınlarıma tabiki hala devam ediyorum..
ve bu hafta siteye bağlı olarak İvillage Türkiye [Mynet] sayfasında
haftanın marifetlisi seçilmişim..
hemde yeğenime diktiğim siyah&beyaz&turuncu isimli çantam ile..
çok mutlu oldum, sizlerle paylaşmadan edemedim...
:))))))

29 Ağustos 2010 Pazar

gece / gündüz ;


tatilden üretimler;

yapacak çok iş gidilecek çok yer varken biz fıstığım ile hafta sonu tatili için şile'ye kaçtık.. aslında çok önceden planlamıştık ama sürekli plan değişiklikleri olmaya ve programlar çakışmaya başlayınca en iyisi ilk planı uygulayalım dedik ve gittik :) birkaç saat önce geldim eve ve bu üretimleri yayınlamak istedim.. daha çok malzeme yanımda taşımış olmama rağmen; rahatlık, kuş sesi, dalga sesi, rüzgar sesi ile rehavete erip ancak bunları tamamlayabildim :) sevgili fıstığıma desteği için teşekkür ediyorum.. bu cicişler bayram hediyeliklerinin arasına katıldılar.. etrafda çok fazla dolaşmadık, dinlenmeye çalıştık, azca yemek yedik, biraz böcekten falan korktuk :) uyumakta zorlandık ama genede birkaç foto çekmeyi başardık.. gün doğumu fotoları için bir saatlik uykudan kalkıp yarım göz aralığı vizörden bakıp, tutuk parmaklarımla deklanşöre bastım.. şu enstantane işini biraz daha çözmem gerek deyip yeniden uykuya daldım :) şimdi böcekler olmadan rahatça oturmak mı? yoksa rahatca uyumak mı? tercih yapmaya çalışıyorum :)))))))

26 Ağustos 2010 Perşembe

Ramazan üretimleri; tekerrür :)

sanırım nuska böreği ve yalancı tavukögsü uzmanı olarak çıkacağım ramazandan :)
bu seferki;
nuska börekleri; beyazpeynirli; 4 adet yufka, 300 gr.beyazpeynir, 1yumurta, bir su bardağı süt, bir çay bardağı sıvıyağ, kırmızı tatlı toz biber, nane, bir miktar tuz..
bu harcı hazırlayıp uzunca kestiğimiz yufkanın bir ucuna bir miktar koyup çarpraz bir
şekilde katlayarak nuskalarımızı yaptım;
bu seferki ikinci farklılık tavada yağda kızartılmış olmaları..
tavukgöğsü ise yine aynı tarif; bir bardak süt, bir kaşık un, bir kaşık şeker istenildiği kadar aynı oranda artılıyor. ateşten alınca bir kaşık tereyağ ilave ediyoruz.
ve küçük çamlıca iftar pikniğimize götürüldükleri için plastik bardaklara koydum..
aslında bu tarz servisler için kapaklı mini kaseler temin etmek lazım.. ve menüde ablamın pişirdiği muhteşem bulgur pilavıda vardı..
fotosunu bulamadığım için yayınlayamıyorum..
[yufkalar EVCE ürünüdür]
... sevdiğiniz lezzetler ile ağzınızın tadı hiç bozulmasın ...

25 Ağustos 2010 Çarşamba

yarışmacılara başarılar dilerim..

kotanyı baharatlarının düzenlediği yemek yarışmasında sevgili meloş da katılımcı;
kendisine başarılar diliyorum.. oy vermek için tık tık ..
her yarışmada birşeyler öğreniyoruz.. bu yarışmada da biliyorum ki artık;
en kısa zamanda beykoz kebabı yemeğe gidiyorum baka baka orucum bozulacak valla.. :)
sevgiler, selamlar..

piliçli püreli beykoz kebabı;

... sevgili meloşa yarışmada başarılar diliyorum ....
yarışma 1 eylülde bitiyor arkadaşlar..
çok değişik ve hoş lezzetleri tanıyacak ve baharata doyacağımız bir yarışma bu..
kaçırmayın bence sevgiler...

22 Ağustos 2010 Pazar

taçlaaaarrr... :)

dün akşam sevgili rabiasultan ve kızkardeşi iftarda misafirimdi.. aslında misafir sayılmazlar ama işte öyle diyoruz genel ifade ile.. sofra kurma aşamasında geldiler ve bugünkü serin havadan yararlanalım diye mincik balkonumuzda kurdular minik soframızı, biraz sıkıştık tıkıştık ama idare ettik..

tatlıya geçtiğimizde televizyonu kapamış alaturka radyo dinliyorduk; ve elişilerden ordan burdan sohbet ederken keçelere kadar getirdik konuyu ve isterseniz keçeleri alıp kendimize taç yapalım, hem eğlenelim hemde vakit geçirelim dedim.. orta sehpa herzamanki gibi fonksiyonelliğini gösterdi ve bize atölye masası oluverdi.. :) üzerinde çaylar makaslar tatlılar hatta rabiş'imin doğum günü pastası bile vardı :)
herkes kendine bir taç ürettikten sonra, bu taçların kalanını annem; bayramda el öpmeye gelen kızçelere hediye etsin diye yapacağımı anllatım.. onlarda madem öyle bizimde tuzumuz olsun bu güzel düşüncede dediler.. ve hemen faaliyete geçtiler..


rabişime ve emineciğime çoook teşekkür eder;
... güzel günler dilerim ...

16 Ağustos 2010 Pazartesi

Ramazan ayının ilk üretimlerinden :)

nuska börek; hazır yufka ile yapılan çok kolay bir börek;
iç olarak çok çeşitli malzemeler kullanıyorum ben.. bu seferki peynirli;
5 adet yufka, 400 gr.lor peyniri, 1yumurta, bir su bardağı süt, bir çay bardağı sıvıyağ,
kırmızı tatlı toz biber, nane, bir miktar tuz..
bu harcı hazırlayıp uzunca kestiğimiz yufkanın bir ucuna bir miktar konulur ve çarpraz bir
şekilde katlanarak nuska şekli oluşturulur..
üzerine yumurta sarısı sürülerek 160 derecede ısınmış fırında pişirilir.
yalancı tavuk göğsü; bu tarif ayşe ablamın elinden..
bende kayıtlı ve kullandığım tariflerden farklı, daha akılda kalıcı, ve lezzetide çok güzel;
bir bardak süt, bir kaşık şeker, bir kaşık un. ölçü bu.. istediğimiz kadar eşit olarak miktarı artırıp pişiriyoruz. her bardak ölçü için yarım yemek kaşığı tereyağı ilave edip çırpıyoruz..
üzerinede dr.oetker'in böğürtlenli sosunu kullandık.. yine yalancı tavuk göğsü; bu seferki benim imalatım;
ölçüler yine aynı sadece sunumda değişiklik yaptım;
kaselerin dibinde beş altı minik dilim şeftali var..
biraz tarçın serptim ve üzerine tavukgöğsünü paylaştırdım.. ve yine tarçın..
... bereketli sofralarınız olsun ...

yeni saçlarım :)

yaz başlamadan hatta kışın ortalarında bile hep isteğimdi saçımı kestirmek..
hemde kısacık olsun istiyordum.. uzun yıllar kullandığım bir model vardı..
nerdeyse erkek traşı gibi :)
çok rahat bir kullanımı olduğu için bu uzun saçlarımdan da sıkıldığım için;
hayalim yine hep bu yönde idi..
ancak kuaföre gittiğimde bak sonra şoka girme aynaya baktıkça dedi ve bu boyda karar kıldık.. oh bir rahatladım ki sormayın..
öne doğru uzun gelen kısımları en kısa zamanda kısaltacağım sanırım..
fazlalık yapıyorlar gibi.. :))
hani çok kısa hayal ediyordum ya belki de ondan :)))

sarı şeker;

sarı şeker, kendinden şeker bir kız için dikildi.. anlaşıldığı üzere bir geri dönüşüm çalışması;
yeğenimin şort olan kotunun paçasından, başka bir yeğenim için yapıldı;
çok zevkle çalıştığım işlerden biri oldu bu ciciş;
önce astarsız olacaktı ama minik olduğu için kenar çevirmesinde kullanacağım sarı kumaşı,
biraz daha uzun yapınca zaten kendiliğinden astar oluverir diye düşündüm :)
saplarının iç kısımlarınıda sarı yaptım ve üzerine süslemek için elimde mevcut olan
gülen düğmeleri bulunca düşüdüm ve bir anda hep arzu ettiğim ama hiç çalışmadığım;
yoyo geldi :) hemen bir bardak kaptım mutfaktan kestim iki daire..
yapım aşamaları yok ama artık herkes biliyordur herhalde yoyo yapmayı :)
bilmeyenler için bir sonrakinde detay koyabilirim..
..çantamız yarın Trabzon'a gidiyor.. bakalım sahibi beğenecekmi?