29 Ocak 2014 Çarşamba

evmek üretimleri: reglan kol kızçe hırkası;

nihayet evmek üretimlerine bir yenisini ekledim :) diğer kızların işleride yakında karşısınızda olur, anlatım şeması bekliyorum.. ilk önce bizim kızın hırkasından başlayalım.. hadi alize batik ipleri kapın gelin :)

55 tek ilmek ile arka parçayı başlayıp lastik kısmını haroşe örgü ile beş sıra örelim.. istediğimiz kolaltı uzunluğuna eriştiğimizde  kenarlardan 2 düz ilmek örüp 3.ve 4.ü ilmeği birlikte örelim yani bir ilmek eksiltme yapalım.. sağ taraftaki eksiltme işlemi sola yatık, soldaki eksiltme işlemini sağa yatık yapalım..

28 Ocak 2014 Salı

lastikli etek ile de şıklığı yakalayabilirsiniz;

eski zamanlarda en sevdiğim etek modelidir lastikli etekler.. dikilmesi de giyilmesi de rahat model.. istediğin genişlikte ve boyda yapıp bu basit modeli çeşitlendirmek de mümkün.. biz diz boyunu tercih ettik bu modelde.. genişliği de basenden 20 cm fazla olarak hesapladım.. bel kısmını kendinden kıvırdım yaklaşık 4 cm kadar bir kemer oluşturdum ve üst kısmından yarım cm.'den bir dikiş daha geçip hareket sağladım.. bel kısmını kıvırıp lastik geçirilecek kanalı oluştururken astarını da içine yerleştirdim.. gülmeyin ama dikiş detayları ikinci partide geliyor.. o kadar çok sıraya giren var ki ne yapayım :) 

çamaşır makinesi örtüsü: en sadesinden;

gelinimiz banyosuna siyah paspas almış.. birde takım olsun diye siyah el havlusu ama öyle süsü püsü olmadan gelin havlusu olmaz ki dedim :) en azından sade bir bordür geçelim dedim havluyu kaptım eve geldim.. sonra düşündüm makineninde üzerine siyahlı bişiler lazım ve hemen dolaptan bütün siyah kumaşları çıkardım.. en uygun duck keten oldu.. aynı harçtan köşe çevirdikten sonra kenarına 4 cm. mesafeden dikiverdim.. oldu bitti.. hem sade hem süslü hemde konspete uygun :) dikiş teknikleri konusunda sorular olacaktır onun için ikinci takıma başladım :)

27 Ocak 2014 Pazartesi

dikkat enerji bombası: koska pekmez&tahin&bal;

sanırım haftaya sürpriz ile başlamak herkesi mutlu eder.. beni de öyle etti işte sevgili koska.. ofise geldiğimde kapının altından atılmış bir kargo ihbarı buldum; üzerinde "şubeden acil olarak gelip alınız" yazıyordu.. acil demelerine sebep ne olabilir diye düşündüm ama saolsun kargocu abiler ben gitmeden tekrar bugün dağıtıma almışlar paketi.. paket geldiğinde ise üzerindeki "dikkat enerji bombası" yazısını okuyunca neden acil dediklerini anladım :) 

ikinci sürprizli kısmı ise geçen hafta bakkal'da alışveriş yaparken satıcı firmalardan birinin temsilcisi tarafından teşvik edilip zaten bu ürünlerin birinden almış, yemiş ve çok beğenmiş olduğumdu.. yani çok beğendiğim bir ürün bana yeniden hediye gelmişti.. bu beğeniden koska'nın haberi yoktu.. benimde onların böyle bir sürpriz yapacağından.. karşılıklı hisler içinde olmak ne güzel değil mi?  

24 Ocak 2014 Cuma

sade ve hızlı üretim havlular;


kına'ya gelen gelin'i eli boş göndermek olmaz değil mi? eh kına süpriz olunca zaten kayın anne de gelip avucuna çil çil altın koyamadı :) bende bu ciciş havluları yaptım.. sade ve hızlı üretimli havlular beğenildi.. güzel günlerde kullanıp eskitmesi dileğimizdir.. 

22 Ocak 2014 Çarşamba

gül temalı bir kına gecesi;

güllü nişan konseptini hatırlayanlar bu kına konseptin de aynı kişi için olduğunu anlamışlardır :) kendisine süpriz yapıp başka bir toplantının ardından kınasını bizim evde yaktık.. merak ediyorsanız hemen söyleyeyim gelini ağlattık ama kına yapmadan önce :) sonrasında ikramlıklarımız ve hediyeliklerimizi paylaştırdık.. güllü kına pamukları, gül şekilli mercimek köfteleri gördükleri ilgi bakımından ilk sıradaydılar.. gelinimize mutlu ve huzurlu bir yuva, bereketli sofralar, ömür boyu mutluluklar diliyorum...

21 Ocak 2014 Salı

tarif: kiraz kurabiye;

blog gezintisi'ndeyken karşılaştığım ve birkaç gün sonra "bizim kıza kına yapacağız ya bu güzel gider kırmızı kırmızı" dediğim bir tarif bu.. aynı zamanda listeye alıp da kısa sürede yaptıklarımdan bir tarif :) süslü mutfak sebep olduğun için teşekkür ederim: miktarı kararında ve lezzeti yerinde bir kurabiye ile misafirlerimize hoş bir sunum yaptık sayende..

13 Ocak 2014 Pazartesi

film: Mona Lisa Gülüşü;

Katherine Watson, 1953 yılında sanat tarihi öğretmeni olarak Kaliforniya’dan Massachusetts’deki Wellesley Koleji’ne gelir. Savaş sonrasındaki bu dönemde Katherine, ülkenin en başarılı ve en iyi öğrencilerine sahip olduğunu ve onların kendilerine verilen imkânlardan yararlanabileceklerini düşünür. Fakat ne yazık ki, Katherine kasabaya geldikten sonra çevresindeki insanların saygınlığı para ile ölçtüğünü görür.
Okuldaki öğretmenlerden biri olan Nancy Abbey’e göre de bir genç kızın iyi bir eğitimden çok parmağında evlilik yüzüğüne ihtiyacı vardır. Katherine öğrencilerine özgürce düşünmeyi öğretmeye çalışırken fakültedeki tutucu kesim ve öğrencilerinden biri olan Betty Warren tarafından suçlanır. Yeni evlenen Betty, Katherine’e en yakın arkadaşı Joan Brandwyn’i Yale Hukuk Okulu’na gitmesine teşvik etttiği için düşman olmuştur. Joan ise o dönemde erkek arkadaşından evlenme teklifi almayı beklemektedir.

10 Ocak 2014 Cuma

film: Aynı Ay'ın Altında;

Aynı Ayın Altında” filmi, dokuz yaşında bir çocukla annesinin başından geçenlerin anlatıldığı ve Amerika’da sinemada tüm zamanların en fazla seyirci rakamına ulaşmış bir Latin filmi. Annesine kavuşabilmek için ABD Meksika sınırını geçmeye çalışan bir gencin hikayesini konu alan bir dramdır. Arrian Alonso’nun annesi Birleşik Devletler’de hizmetçi olarak çalışmaktadır ve anneannesi ile yaşayan oğlunu bir gün yanına aldırmayı ummaktadır. Ancak anneannesi beklenmedik bir anda ölünce, Adrian sınırı kaçak geçmek ve annesini aramak zorunda kalır.

bu filmi TV'de izledim bir zamanlar, daha doğrusu izlemeye başladım ama yarısında uyuyunca çok üzülmüştüm.. aklımda hikayenin devamında neler olduğu, çocuğunun annesini bulup bulamadığı soruları dolaşırken, nihayet bugün filmi internetten buldum.. kaldığımı yeri bile hatırladım onca zaman sonra.. hadi sizde izleyin harika bir film, sonunu birlikte görürüz :) 

8 Ocak 2014 Çarşamba

o bir klasik: kaplumbağa terbiyecisi;

Kaplumbağa Terbiyecisi, Osman Hamdi Bey'in 1906 ve 1907 yıllarında iki farklı versiyonunu çizdiği tablosudur. Osmanlı Ressamlar Cemiyeti tarafından çıkartılan gazetenin on yedinci sayısında tablonun adı Kaplumbağalar ve Adam olarak geçer, ancak tabloya daha sonra yaygın olarak bilinen Kaplumbağa Terbiyecisi adı verilmiştir. 
Belinde sıkı bir kemerle bağlanmış kırmızı uzun bir giysi giyen sakallı bir adam, mavi çinilerle kaplı eşyasız ve bakımsız bir odada, izleyiciye arkası yarı dönük biçimde dikilmektedir. Başına, etrafına gelişigüzel bir yemeni sarılmış arakiye takmıştır. Adamın ayaklarının dibinde, yerdeki yaprakları yemekte olan kaplumbağalar vardır. Bursa'daki Yeşil Camii'nin üst katındaki odanın duvarlarındaki sıvalar ve çiniler yer yer dökülmüştür. Tablonun tek ışık kaynağı adamın önündeki alçak penceredir.

2 Ocak 2014 Perşembe

bir kahve gibi kırk yıl hatırı var mıdır ömrün?

beni dünyaya getiren annem'e ve babam'a sonsuz teşekkürlerimle..

hep düşünürdüm kırkıncı yaş günüm nasıl olur diye?
hiç hayal etmediğim şekilde oldu ya şaşkınım..

insanlar genelde nerede? nasıl? kutlayacaklarını hayal ederler,
ne giyeceklerini? yada kimleri? çağıracaklarını...

ya istediğimiz halde yanımızda olamayacak olanlar?!