21 Mart 2019 Perşembe

2019 kış okuma şenliği: okuduklarım;

toparlanma serüvenim hızla sürüyor.. 28 şubatta bitmiş olan kış okuma şenliğimizden benim başarım 9 kitap ile sınırlı.. sayfa sayım da epeyce az.. ama sloganımıza uydum her gün elimde bir kitap vardı ve neredeyse her gün okumaya çalıştım.. sağlık v.s. nedenlerle atladığım da oldu ya işte neyyyse diyelim.. bahane bulmayalım okumaya devam edelim.. onuncu kitap daha başında okunamadan kaldı.. onbirinci kitap ise çok sevdiğim bir yazarın kitabı idi hatta kendi hayatını anlattığını, başladıktan sonra öğrendim; merakıma gem vurmak için arka kapak okumadan başlamıştım.. kış şenliği bitti ama dedim ki toparlanma süreci işte bu elimdeki bitecek öyle kalkacak yerine ve ondan sonra yeni şenliğe başlayacağım :) çünkü bu şekilde bekleyen dört kitap var bu da onların akıbetine uğramasın.. ve başardım okumaya yeniden başladım ve bu sabah bitirdim, onu da bir sonraki postta anlatırım.. gelelim kışın okuduklarıma; 

okuduğum yedi yayınevinden çıkan sekiz yazarın yazdığı dokuz kitabın toplam sayfa sayısı 1889.. ilk okduğum lydia; katiller serisinin yedinci kitabı idi ve okuma grubumuzda sanırım dört kişi ile birlikte okuduk ve mahvolduk :) bundan sonra ne olacak diye sekizinci kitabı bekliyoruz.. onları da bu paylaşıma etiketlerim.. handan bende güzel izler bıraktı.. kış güneşi ile imkansız aşkların etrafında savruldum.. umut dolu bir çok dilek tutup çarşı pazar macaron kurabiyesi aradım :) ayın en parlak gününde bir kaç hikayeyi okumak keyif verdi zira uzuner'in kalemini mavi ada kumral tuna ile sevmiş uzun beyaz bulut gelibolu ile mest olmuştum.. 

Zweig okumalarını genelde nesli ile yapıyoruz ortak sevdiğimiz yazarlardan biri kendisi.. sanırım neredeyse az kaldı belkide bütün külliyatını aldık :) sabahattin ali'ye yoruma gerek yok biliyorsunuz, bu sırça köşk de işte kolay hayatın bir köşkün etrafında nasıl yaşandığını anlatmış.. harika sosyal içerikler var.. ders alınası adeta, tabi almak isteyen olursa.. gelelim insan harasına; o dönemi yani birinci dünya savaşı ve nazi dönemi okumayı sevdiğimi gören bir dost tavsiye etmişti.. sevmek burada biraz mecazi mi desek yada sadece okuma sevgisini içeriyor desek daha doğru, zira o dönemde yaşanılanları kimsenin sevmesi mümkün değil herhalde... 















2 yorum:

Şule Uzundere dedi ki...

Az ama güzel kitaplar okumuşsun. Kumral Ada Mavi Tuna benim bahar okuma şenliği listemde. Handan ve Sırça Köşk'ü zamanında severek okumuştum. Stefan Zweig zaten favori yazarlarımdan. Her kitabını okumayı istiyorum.

Bahar şenliğinde daha çok ve daha güzel kitaplar okuman dileğiyle :-)

Nilgün Komar dedi ki...

şuleciğim teşekkür ederim.. benim de hayalim daha çok okumak öyle güzel özel kitaplar var ki bir an önce okumak istediğim.. umarım sıra gelir hepsine ve bahar şenliğin ilk kitabını da bitirdim bugün ona uygun bir çekim yapmak istiyorum başarabilirsem pazartesi yayında olacak.. sevgiler ♥