30 Kasım 2016 Çarşamba

kitap: paulo coelho: on bir dakika;

On Bir Dakika, dünyanın en eski mesleği fonunda yaşanan bir aşk masalı. Paulo Coelho’nun kahramanı güzeller güzeli Maria, iyi bir eş, sakin bir yuva değil, serüvenler, aşklar, zenginlikler hayal etmektedir. Bu hayallerin peşine takılıp ülkesinden çok uzaklara, İsviçre’ye sürüklenir. Dilini bile bilmediği bu yabancı dünyada, hayallerini gerçekleştirmek uğruna garip serüvenlere karışan genç kadının cesareti yanında ilkeleri de sınanır. Maria, birçok kadının ömür boyu adım atmaya cesaret edemediği bir eşikten geçmektedir: kendini, bedenini, ruhunu ve cinselliğini tanıma. Aşk ve cinsel özgürlük, zenginlik ve yoksulluk, utanç ve cesaret, çıkar ve özveri, söz simyacısı Paulo Coelho’nun Maria için katı gerçeklerle dokuduğu düşler dünyasının çelişkileri…

28 Kasım 2016 Pazartesi

kitap: sabahattin ali: içimizdeki şeytan;


"İsteyip istemedeğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticede aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum, müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması.. " 

kitap: paulo coelho: beşinci dağ;

'Beşinci Dağ', İlyas Peygamberin romanlaştırılmış öyküsü. İ.Ö. 870 yılında İsrail'den ve bu ülkenin korkunç kraliçesi Yezavel'den kaçıp Fenike'ye sığınan İlyas, orada, Tanrının İsrail'e yeniden dönmesine izin vereceği günü beklerken, ona kucak açan, evinde ağırlayan dul kadına ve oğluna büyük bir sevgiyle bağlanır.

24 Kasım 2016 Perşembe

yenidoğan hazırlıkları: yastık: kral tacı;

yolda olan minnak bir prens'in odasına süs olacak kral tacı yastıklar hazır.. 

dikiş tekniği daha önce diktiğim oyuncaklar ile aynı.. bir zorluğu yok: biraz kumaş, elyaf yeterli.. içine dolgu olarak boncuk elyaf kullanmak bence en önemli kısmı.. normal elyafa göre daha homojen bir yapısı var ya daha cici oluyor yastıklar daha az elyaf ile daha tok bir görüntü sağlanıyor.. bence..

23 Kasım 2016 Çarşamba

kitap: gogol: ölü canlar;

2015.08.29
Ölü Canlar, (RusçaМёртвые души, Myortvyje dushi) Ukrayna asıllı Rus romancısı ve oyun yazarı Nikolay Vasilyeviç Gogol'un ilk cildini 1842'de tamamladığı ve bitirilememiş romanıdır. Romanın konusunu kendisine Puşkintarafından önerilmiştir. Üç cilt olarak tasarlanan roman aslında Dante'nin İlahi Komedya'sı örnek alınarak yazılmıştır. İlk cilde romanın baş kahramanı Çiçikov'un kendi çıkarları uğruna yaptığı kötülükler damgasını vurmuştur. Gogol, cehennemi anlattığı bu bölümden sonra cenneti anlatacağı, Çiçikov'un ahlak ve vicdan sahibi olduğunu göstereceği ikinci cildin el yazmalarını geçirdiği bir buhran sonucu yakmıştır. Daha sonra birkaç kez daha yazmaya çalıştığı bu bölümler sonradan yayımlanmıştır.
Çiçikov, Rusya'da şehir şehir dolaşıp, feodal kanunlara göre toprak sahiplerinin malı olan köle köylüleri satın almaktadır. Ancak istediği köylüler çalışmasını iyi bilen ya da sağlıklı olanlar değil, tam aksine ölü olanlardır. Dönemin eleştiri oklarını üzerine çeken feodal yapısının temeli olan fikirlerle karşı koyan roman, bu bakımdan belli kesimlerin sözcüsü olmuştur. 

yastık: örgü: baykuş;

motifsever dostlarla düzenlediğimiz birlikte örelim işlerinden biri bu cici yastık.. yastık da işte kafa konan cins değil dekor ve çocuklar için biraz da oyuncak niteliği taşıyor.. örmesi kolay zevkli ve hızlı.. arkası fotolarda yok, papyonun mavisi ile örüldü, birleştirme rengi olarak ön yüzey rengi beyazı kullandım.. iki yumaktan da bir miktar arttı yani tek renk örülürse bir buçuk yumak yetecek tahminim.. tabi ki elinizin ayarı ve tığınızın kalınlığına bağlı olarak.. erkek bebek için ördüğümden papyon yaptım ben ama kız bebekler için bir kulağına kurdele bağlayabilirsiniz..

sık iğne severler hadi orda burda kalmış iki yumak ipi kapın gelin .. 

kullanılan ip: nako saten 
tığ: 2,5 numara

15 Kasım 2016 Salı

etkinlik: motif: battaniye;

Etkinliğe başladık ama duyurmak kısmet olmadı.. bu sefer var olan grupla yola çıktık.. yeni katılımcı olurmu diye bakamadık.. ama bizimle birlikte örmek isteyenleri bekleriz..

14 Kasım 2016 Pazartesi

oyuncak: kumaş: dolgulu;

kumaş oyuncaklar son zamanlarda örgü oyuncaklar kadar tercih edilir oldu.. geçenlerde lösev için dikmiştim hamsileri :) kalan iki tane vardı, bir tanesini arkadaşımın oğlu için tamalayayım dedim.. dikiş malzemelerini karıştırırken bir kurbağa, bir zebra karşıma çıktı.. ekip genişledi :) bakalım sahibi severek oynayacak mı..

kitap: paulo coelho: aldatmak;

 ... yaşadığım sokak, sokak lambaları, şu an içinde bulunduğum ev, salondaki mobilyalar, bir gün hepsi ortadan kaybolacak... tıpkı bedenim gibi. Ama bir şey var ki kâinatın ruhunda iz bırakacak: sevgim. Linda ayrıcalıklı bir yaşama sahip olduğunun bilincinde. Yine de her sabah yeni bir güne açtığı gözlerini hemen kapayası geliyor. Arkadaşları ilaç kullanmasını öneriyor. Oysa Linda'nın istediği hissizleşmek değil, yaşadığını hissetmek...

12 Kasım 2016 Cumartesi

kitap: elif şafak: firarperest;

..insan ki eşrefi mahlukattır, içindeki semavi özü keşfetmekle yükümlüdür..


Çıkacaksın yollara, kendine doğru git gidebildiğin kadar. Keşif boynumuzun borcudur. Kendimizi keşfetmek, aşkı keşfetmek, dünyayı keşfetmek, Öteki'ni keşfetmek... 

10 Kasım 2016 Perşembe

10 kasım: nur içinde yat Ata'm...;

geçen yıl ki gibi Ata'mın bizzat huzurunda olamadım, bu sefer taksim'de saygı duruşuna gittim.. anıta çelenk bırakma töreni, saygı duruşu ve ardından istiklal marşının okunması ile töreni tamamladık.. 


nur içinde yat Ata'm sana olan sevgimi kelimeler anlatmaya yetmez ama az da olsa bu şiir biraz tercüman olsun;

Mustafa Kemal'i düşünüyorum;
Yeleleri alevden al bir ata binmiş 
Aşıyor yüce dağları, engin denizleri. 
Altın saçları dalgalanıyor rüzgârda, 
Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri,

3 Kasım 2016 Perşembe

kitap: emma chase: karmakarışık;

zengin, yakışıklı ve kendini beğenmiş Drew Evans ile güzel, zeki ve hırslı Katherine Brooks buluştuğunda işlerin karmakarışık hale gelmesi şaşılacak bir şey değildir.


Drew Evans'ın işi, milyon dolarlık anlaşmalar yapmak ve New York'un en güzel kadınlarını tek bir gülümsemeyle baştan çıkartmaktır. Peki, öyleyse neden yedi gündür evden dışarı çıkmıyor? Neden mahvolmuş, sefil bir halde ve depresyonda? Ona sorduğunuzda size sebebinin grip olduğunu söyleyecektir fakat hepimiz bunun doğru olmadığını biliyoruz.



Katherine Brooks, Drew'un babasının yatırım bankacılığı firmasında işe başladığı anda gösterişli playboyun hayatındaki her alanın bir karmaşaya sürüklenmesine sebep olmuştur. Profesyonel alandaki yarışları Drew'un cesaretini kırıyor, Katherine'e karşı hissettiği çekim dikkatini dağıtıyor ve onu yatağa atma girişimlerindeki başarısızlığı ise tamamen sinirlerini bozuyordur.