8 Mart 2010 Pazartesi

emekçi kadınlarımızı rahmet ile anıyor hepimizin gününü kutluyorum..


Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Bugün tüm dünya kadınlarının kutladığı uluslararası bir gündür. Kadınlar Günü, 19. yüzyılın ağır çalışma koşullarına isyan eden kadınların hatırasını yaşatmak ve kadın sorunlarına dikkat çekmek için her yıl kutlanmaktadır.

Tarihi: 1975 yılında Dünya Kadınlar Yılı'nı ilan eden Birleşmiş Milletler Örgütü, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ı tüm kadınları için Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmasını kararlaştırdı.

8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katıldı.

26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde 2. Enternasyonale bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı) Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.

İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı ve değişen tarihlerde fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda gerçekleşti. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan Dünya Kadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de anmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti. Birleşmiş Milletler'in sitesinde günün tarihine ilişkin bölümde, kutlamanın New York'ta ölen işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır.

Türkiye'de 8 Mart Kadınlar Günü : Türkiye'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlandı. 1975 yılında daha yaygın olarak kutlandı ve sokağa taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapıldı. 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılmadı. 1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Kadınlar Günü" kutlanmaya başlandı.

Kaynak: Wikipedia
====================================================================
bahar'ımın düzenlediği hediyeleşme etkinliğine de katıldım.. paketim çoktan yerine ulaştı bile... sevgili bursalı hemşerim ceylanmogul'a gitti... bende kendi paketimi bekliyorum.. :))) bu güzel günün vesilesi ile birbirimizi anlamlı hediyeler ile kutlamış ve birer anı bırakmış olduk..
bu günün bana yaşattığı olumsuz bir etkiside oldu yani, olmadı değil.. cumartesi günü benim sınavım vardı malumunuz sürekli bahsedip duruyordum sınavdan sonra, sınavdan sonra diye :)) nitekim gün gelip çattığında ben hayli bir zaman fark bırakıp saatte yola koyuldum; evden e-5 e, oradan kadıköye minibüslere indim bindim.. derken e-5 den kadıköye dönüş yaptığımız numune hastanesi kavşağında yoğun trafik ile çarpıştık, bir kaç metre sonra gördük ki polis zorunlu istikamet için isteyeni Harem, isteyeni Üsküdar yoluna yönlendiriyor.. benim bindiğim minibüs de Üsküdar yolundan kadıköye dönerim diye Siyami Ersek hastanesi istikametine yöneldi ama o yönelmişliği ile de kaldı .. bir metre değil bir teker boyu bile ilerleme olmaksızın şoför; aldığı haberler ve deneyimleri üzerine: -inip yürüseniz daha hızlı gidersiniz, kararını biz yolculara bildirdi.. anında açılan kapıdan anında inip yola koyuldum.. ama söylenerek.. ilk defa geçtiğim ara sokakda bir genç bana yol gösterdi zira arkama önüme baksam insan seli aynı rotadan akıyordu, görecektim.. ama buna bile halim yoktu daha ilk dakikadan sinir gözümün bebeğini bile kaplamıştı bir saniyede.. çünkü heyecanlıydım günlerdir çalıştığım sınava girecektim ve saat hızla ilerliyordu.. bense sinirden sıkışmış kaslarımla topuklarımı yere hızlı hızlı vurarak koşuyordum, yok koşmaya çalışıyordum.. durup durup mola verip bacak kaslarıma masaj yapıp soluk vermişliğin verdiği güç ile söylenmelerime devam ediyordum.. ve arada basit söylenmelerin dışında ağzımdan küfür olmasada o mahiyette kelimeler dökülüyordu.. sonra kendimi tuttum.. la havle diyerek yola yeniden devam ettim.. la havle vela kuvette illa billahil aliyyil azim.. diye diye kaslarımın acısı şiddetlendiğinde mola vere vere, acıdan gözümden gelen yaşları parmaklarımla geri ittire ittire eminönü vapur iskelesine vardım.. nasıl jeton aldım nasıl vapura bindim nasıl oturacak yer buldum bilemedim.. bir boş yere öylesine yığıldığımda cüzdanım bir elimde açık, şalım yarı koltuğun üzerinde yarı yere doğru sarkmış, yarı çantama takılmış sereserpe bir vaziyetteydi.. çantamın fermuarı yarı açık, ben yarı kapalıydım :)) birkaç dakika böyle durup dizlerimin hissizliğini duymaya çalışırken kafamda konular, sorular, cevaplar, sınav, sınav yeri gibi kavramlar uçuşmaya başladı.. kendimi biraz toparlayıp çantamı ve şalımı düzenledikten sonra not kağıtlarımı elime aldım.. biraz göz gezdirdim.. bakamadığım çok konu vardı çünkü.. bir konuya daha baksam bir soru daha yapma ihtimali demek di benim için..
vapurdan indikten sonra sola dönüp [burcunun tarifi :)] tramvaya doğru yürümeye başladım.. ayaklarım bu sefer havada uçuyordu sanki çünkü o gergin koşudan sonra daha normale dönememişlerdi.. tramvaya yaklaşırken ışıklardan karşıdan karşıya geçtim ve geçer geçmezde bir adam üzerime gelip bir omuz darbesi ile beni sarsdı.. ben hala; la havle.. ile başlayan duamı tekrar ederken iki adım attım ve arkamdan avaz avaz yükselen sesi duydum.. kocaman eminönü meydanı inliyordu; -ben erkek olarak utanıyorum, sen kız olarak utanmıyorsun, gelip bana çarpıyorsun sırf çarpmak için.. nasıl bir terbiye aldınız? nasıl bir zamane kızlarısınız?...... diye diye uzayan cümleler.. Allahım dizlerim bir kez daha kilitlendi sanki o an ama yürümek için çabam daha da arttı.. çok az duyabildiğim yanımdan geçen bir amcanın sesi: -kızım bunlar deli, yoluna bak diyordu.. bense daha hızlandım.. yine la havle...
tramvaydan indiğimde meydana çıktığımda okulun yerini bir kez daha sorayım düşüncesi ile bir büfeye yaklaştım ve İ.Ü kampüsüne en yakın nerden gidebilirim diye sordum, büfeci hemen şurda diye eliyle gösterdi :) bende: -burda bir yerde onu biliyorum ama sinirliyim bulamam diye emin olmak için size sordum, hangi sokaktan girersem en iyi olur.. diye tekrar sorumu tekrarladığımda; büfeci doğru cevabı verirken sırada bekleyen bir müşteride aynı anda kampüs Avcılar'da demesin mi ... :) döndüm saniyesinde; -ne diyorsun sen? beni buradan avcılara mı göndereceksin, zaten stresten öldüm! şaşkın!! burda kampüs yani ben bile bilmediğim halde biliyorum.. :)) dedim. büfeci de güldü bende ama adamcık şaşakaldı :) sonra bir sokak döndüm insan seli üzerime üzerime geliyordu sanki.. dizlerim hala titrek.. dilimde dua.. aklımda sınav ve ben öylece ilerlerken hani fazlamı yürüdüm az mı bilemediğimden bir kez daha bir dükkana sordum.. sormaz olaydım.. iki kişiden biri: -tam arkada abla, derken diğeri: -kampüs burda değil, demezmi.. ay dedim kampüs burda arkada bak arkadaşında doğruladı ben: -kafam karışık ilk kez geliyorum teyit edeyim diyorum sen burdaki kampüsü bilemiyorsun dedim.. ama üniveriste ayrı şey kampüs ayrı şey fakülte ayrı şey diye konuşmasına devam etti ısrarla.. bense diğerine gülümsedim teşekkür mahiyetinde ve ellerimi kaldırıp allahım bugün akıllı bir adam çıkmıyacakmı benim karşıma diyerek ilerledim.. baktım okulun önüne gelmişim.. bu kadar heyecan stres gerginlik sonuç ihtiyaç molası.. caminin etrafında ilgili yer aranıp bulunduktan sonra, sınav solunumun olduğu binaya yürüdüm bir çift kumru eşliğinde.. kumrulardan biri sınava girecekti.. diğeri de onu dışarda bekleyecekti.. beni sakinleştirdiler biraz unut olanları rahatla biraz dediler.. öylece gülüşerek binaya geldik.. herkes sınıfına gitti.. yerime oturduğumda gözlerime inanamadım.. sınav yeri kağıdımda anfi diye geçen sınav salonu bir sınıfdı.. normal yere paralel beton üzerine duvarlarına tuğla ile şekil verilmiş normal bir sınıfdı.. sıralar ise dar uzun ve 45derece eğimli .. buna inanamadım.. silgimi koydum yere düştü.. kağıdımı koydum yere düştü.. kalemimi koydum yere düştü.. sınav kitapçığını koydum yere düşmeden yakaladım:)) sonra bir dirseğimle kağıdı bir dirseğimle kitapçığı idare ederek iki buçuk saate yakın sınavda kaldım :)) sıkıldığımda aynı şekilde oturmaktan ayağımı kıpırdattım öndeki bayanın ayağına çarptım.. arkaya çektiğimde arkadaki beyin ayağına.. :)) ve sına boyu ayaklarımda olduğu yerde kıpırdamadan durdular nerdeyse..
çıktıktan sonra kadıköye döndüm aynı gittiğim istikamette.. dönüş vapurundaki tost ve çay keyfimi unutmamak lazım tabii .. nasıl bir gündü bu hala inanamıyorum.. hala...
gelelim kadıköy trafiğinin çektiğim onca kas acısı ve ağrısının kadınlar günü ile bağlantısına; c.tesi kadıköy meydanında kadınlar günü vesilesi ile yürüyüş miting tarzı bir geçiş yapılmış.. benimde gidiş saatim bu geçişin hazırlıklarının yapıldığı saate denk gelmiş.. ve ben bir kadın olarak kadınlar gününü kutlamaya hazır olarak, kadınların özgürlüklerini bu kadar çok isteyen biri olarak o gün bu geçişe izin verildiği için zor anlar yaşadım ve çokcada söylendim.. izin vereninde alanında diye başladığım cümleler çok oldu.. sonra la havle.. diye kendimi sakinleştirdim tamam ama öncesindekileri de unutmadım.. niye bunu kadıköye yapıyorlar niye bunu bize yapıyorlar.. anadolu yakasının trafiğinin kalbi kadıköy ve hala bunu görmüyorlar.. bir yolumuzvar bir meydanımız ama her önemli günde kullanılamaz halde.. 8 martda yapsalar niye cumartesi.. bakın hala cümlelerimde isyan dolu sözler var..
en iyisi buraya kadarki anlatımlarımla yetineyim.. iç döküşlerim bitmeyecek ama daha bugünümü yürüyüş ile engelleyen belediyeye sonra anfi deyip o çarpışık sıralarda oturmama neden olan sınav kuruluna yazacaklarım var..
hepimizin günü kutlu olsun...
sevgiler...

17 yorum:

Yeşim dedi ki...

Günümüz kutlu olsun :)

nilgün komar dedi ki...

teşekkür ederim..

♥ rosamary♥ dedi ki...

ay ablam nasıl birgünmüş öyle okurken yoruldum vallahi çok geçmişler olsun bu sınavlar her türlü deli ediyor insanı... nasıl gaçti peki sınavın iyidir işallah:))

Bahar YORGUN dedi ki...

ayyyyyy okurken fenalık geçirdim ben iyi dayanmışsın :)) canım günümüz kutlu olsun :)) hediyende bugün geçer herhalde eline yollandığını biliyorum geçmezse yarın arkadaşı tekrar ararım ben :)

Evimin İncileri Belgin dedi ki...

Sevgili Çelebi 74, 8 Mart Dünya Kadınlar Günümüz kutlu olsun.

Sevgiyle kalın...

nilgün komar dedi ki...

canım rosacım, sınav iyi geçti daha öncede girmiştim bu sefer daha iyiydi ama ortalama usulü sonuçlar çıkıyor.. çan eğrisi modeli ile değerleniyor yani.. bu da hiç belli değil demek.. hayırlısı nasip olsun diye bekliyorum..

baharım yorucu demi :)) bu yüzden de bir kaç soru kaçırdım.. beynim durdu çünkü.. gözbebeklerimin kaybolduğunu hissettim bir ara :)) tamam beklemeye devam ediyorum ben :)) bizim adres biraz garip ya postacılar çoğu kez abukluk ediyor o bakımdan :)))

nilgün komar dedi ki...

belginim teşekkür ederim.. seninde herkesinde.. hepimizindee...

FunD@ dedi ki...

günümüz kutlu olsun

Bahar YORGUN dedi ki...

canım arkadaş kargo şirketini aramış evde bulamamışlar seni bugün bir daha uğrayacaklarmış telefon numaran yokmuş o yüzden arayamamışlar

nilgün komar dedi ki...

şekerim geldi geldi.. şimdi arkadaşın blogunada yorum yazdım senden sonra.. kargo geldi nihayet.. tabi c.tesi gelmişler sanırım biz cumartesi kapalıyız o bakımdan.. :))

ikinizede teşekkür ederim.. akşam yayınlarım.. muck...

Sevil dedi ki...

Dünya kadınlar günün kutlu olsun
iyi haftalar
sevgiler

Bizim Gibiler dedi ki...

Ben okurken yoruldum vallahi sen yaşarken kimbilir neler çektin canım yaaa...
Gününümüz kutlu olsun:)

CEYLAN dedi ki...

paket için binlerce teşekkürler.resimleri yayınlayamadım çok özürdilerim.bilgisayar gelmedi daha.okadar ince düşünülmüş şeyler varki paketin içinde binlerce teşekkürler.en kısa zamanda yayınlarım umarım...

banuca dedi ki...

Canım benim, geçmişler olsun. Yazını bir heyecan okudum, okudum okumasına da, ne olur şu fondaki siyahı değiştir, o kadar gözümü aldı ki, yazını okuduktan sonra gözümde benekler uçuştu:)

nilgün komar dedi ki...

bizimgibilerim evet çok yorucuydu hala tabanlarım acıyor :))

ceylanım ne demek şekerim:) ben biliyorum pc nin arızalı olduğunu.. acelemiz yok günler bizim değilmi :) istediğin zaman yayınla.. sen beğendiysen o bana yeterince mutluluk verdi zaten...

banucam saolasın.. fon rengi için bir çalışma yapacağım bu akşam.. sevgiler..

selamlar...

Magia da Inês dedi ki...

Olá, amiga!
Para você...
"...um mundo mais feminino, mais rosado e sensibilizado...
mais equilibrado e perfumado..."
Feliz Dia Internacional da Mulher!"...
Beijinhos.
Itabira - Brasil

nilgün komar dedi ki...

Magia da Inês;
Obrigado por sua boa vontade,
Para as mulheres de todo o mundo começar coberto de flores ..
saudações