hayal kurmayı seven biri olarak masalları tabi ki severim.. o yüzden film bu sefer adından ötürü izlediklerim arasına girdi.. eleştiri sayfalarında epeyce söz söylenmiş, beğenmeyenler benim gibi film başladığında çok hızlı ilerlemesi ve vasat görünmesine aldanıp ön yargı oluşturanlar.. yarısından sonra biraz daha hareketleniyor ve anlamsızlıkları çözmeye başlıyorsunuz.. sonun çözemeyenler için tam bir sürpriz.. aklıma takılan söz ise; " ne demiş şair: ayrılıklar da aşka dahil.. " hep sevmişimdir bu ne demiş şair diye bir cümleye başlamayı ama ezberim az genelde hatırlayıp da bir şairin dizesini böyle tam yerinde kullanamam.. ancak bunu hiç unutmayacağım o kesin.. hemen baktım şiir de attila ilhan'ın aşağıda tamamı var aramayın hemen okuyun diye ilave ediyorum..
#2Ensonizlediğinizfilmhangisi
etiket zamanında katılamadığım şule'min meydan okuması için gelsin..
açılmış sarmaşık gülleri
kokularıyla baygın
en görkemli saatinde yıldız alacasının
gizli bir yılan gibi yuvalanmış
içimde keder
uzak bir telefonda ağlayan
yağmurlu genç kadın
rüzgâr
uzak karanlıklara sürmüş yıldızları
mor kıvılcımlar geçiyor
dağınık yalnızlığımdan
onu çok arıyorum onu çok arıyorum
heryerinde vücudumun
ağır yanık sızıları
bir yerlere yıldırım düşüyorum
ayrılığımızı hissettiğim an
demirler eriyor hırsımdan
ay ışığına batmış
karabiber ağaçları
gümüş tozu
gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar
yaseminler unutulmuş
tedirgin gülümser
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
her an ötekisiyle birlikte
herşey onunla ilgili
telâşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
gittikçe genişleyen
yakılmış ot kokusu
yıldızlar inanılmayacak bir irilikte
yansımalar tutmuş bütün sâhili
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili
yalnızlık
hızla alçalan bulutlar
karanlık bir ağırlık
hava ağır toprak ağır yaprak ağır
su tozları yağıyor üstümüze
özgürlüğümüz yoksa yalnızlığımız mıdır
eflatuna çalar puslu lacivert
bir sis kuşattı ormanı
karanlık çöktü denize
yalnızlık
çakmak taşı gibi sert
elmas gibi keskin
ne yanına dönsen bir yerin kesilir
fenâ kan kaybedersin
kapını bir çalan olmadı mı hele
elini bir tutan
bilekleri bembeyaz kuğu boynu
parmakları uzun ve ince
sımsıcak bakışları suç ortağı
kaçamak gülüşleri gizlice
yalnızların en büyük sorunu
tek başına özgürlük ne işe yarayacak
bir türlü çözemedikleri bu
ölü bir gezegenin
soğuk tenhalığına
benzemesin diye
özgürlük mutlaka paylaşılacak
suç ortağı bir sevgiliyle
sanmıştık ki ikimiz
yeryüzünde ancak
birbirimiz için varız
ikimiz sanmıştık ki
tek kişilik bir yalnızlığa bile
rahatça sığarız
hiç yanılmamışız
her an düşüp düşüp
kristal bir bardak gibi
tuz parça kırılsak da
hâlâ içimizde o yanardağ ağzı
hâlâ kıpkızıl gülümseyen
-sanki ateşten bir tebessüm-
zehir zemberek aşkımız
Attila İlhan
5 yorum:
İsmi güzelmiş gerçekten :)
evet bence izlemeye değdi..
Selamını aldım :-) Bu filmi Netflix'te görmüştüm ama başroldeki kızı yabansı sandığım için Türk filmi olduğunu anlamamıştım.
Listeme eklemekte kararsız kaldığım filmdi bu bir ara bakmak lazım😄
şulem evet yabancı gibi duruyor, önü açık bir oyuncu umarım hakketiği projelerle parlar..
esten, bencede listeye al...
iyi seyirler..
Yorum Gönder