26 Temmuz 2012 Perşembe

selimiye'de bir kütüphane;

bir çarşamba günüydü.. üsküdar selimiye'de mahalle pazarına çıkmıştık sultan ile.. sonra herkesin beklediği ama bizim beklemediğimiz yağmur üstümüze düşüverdi :) biz beklemiyorduk çünkü kuzey/güney setinin oralarda foto çekilmeye çalışıyorduk ama yarım kaldı böylece... o anda hep sevdiğimiz, hep aklımızda olan kütüphanelerimizden birinin içinde buluverdik kendimizi: selimiye halk kütüphanesi... belleğimizdeki hallerinden daha da güzeldi burası! daha çok kitap var artık eskiye göre.. hatta bilgisayar bile var.. ders çalışma bölümleri.. evde yerim yok çalışamıyorum diyenlere artık üzülmüyorum.. meğer büyük bir hazine var ellerimizin altında da biz değerlerini bilmiyor görmezlerden geliyormuşuz..  
Kütüphane, belli bir sisteme göre düzenlenen kitap ve benzeri materyallerin toplandığı, saklandığı, okuyucu ve araştırmacıların istifadesine sunulduğu yer.Kütüphane ismi , Farsçada ev manasına gelen hane ile Arapçada kitaplar manasına gelen kütüb kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir . Günümüzde yeni bilimsel materyallerin çeşitlenip çoğalması neticesinde ortaya çıkan, süreli yayın, grafik, sesli ve görüntülü yayınların meydana getirdiği koleksiyonlardan meydana gelen kütüphaneler de bulunmaktadır.


Bir fikir gayretinin sonucu olarak yazılmış eserleri korumak, toplamak, organize etmek, onları insanların faydalanmasına hazır hale getirmek için kurulmuş olan kütüphaneler, yapılmış ve yapılacak olan bilimsel araştırmaları, zamanımızda ve gelecekteki araştırıcıların yararına en ucuz en çabuk ve kolay şekilde sunulmasını sağlar. Kütüphaneler eğitim ve öğretime de yardımcı olurlar.

İlkokuldan üniversite bitinceye kadar çeşitli okullarda okuyan öğrenciler,öğretmenler,bilimsel ve teknik gelişmeleri takip eden kimseler de kütüphanelerden faydalanmaktadır.


İlk Kütüphane; Asur, Babil ve Hitit medeniyetlerinden günümüze ulaşan ve yazı yazmak için kullanılan kil tabletler çok eski devirlerdeki kitap ve kütüphanecilikle ilgili bilgi vermektedir. Kütüphaneyle ilgili olarak yapılan araştırmalar ve kazılarda elde edilen bilgiler M.Ö. 2400 yıllarına kadar uzanmaktadır. Asur Devleti Hükümdarı Asurbanipal tarafından M.Ö. 625 yılında kurulan Ninova Kütüphanesi bilinen en eski kütüphanedir. Yapılan kazılar neticesinde elde edilen ve bu kütüphanede bulunan çivi yazısıyla yazılmış kil tabletlerden 20.000 kadarı bugün İngiltere'deki British Museum koleksiyonları arasında yer almaktadır. Son zamanlarda Irak'ta yapılan kazılar, Nippur civarında Milattan 3000 sene öncesine ait olduğu tahmin edilen zengin bir kütüphanenin enkazını ortaya çıkarmıştır. Mısır Hükümdarı S.Ptolemeus tarafından M.Ö. 3. yüzyılın ilk yarısında kurulmuş olan İskenderiye Kütüphanesi devrinin en büyük kütüphanesidir. Bu kütüphanede 700.000'e yakın papirüs tomarıyla porşömen bulunuyordu. Sezar'ın M.Ö. 47'de İskenderiye'yi işgali sırasında büyük ölçüde zarar gören kütüphane M.S. 391 senesinde Mısır piskoposunun emriyle tamamen ortadan kaldırılmıştır.

M.Ö. 165'te kurulmuş olan Pergamon (Bergama) Kütüphanesi, Roma'daki Bibliotheca Ulphia ve M.S. 355'te Büyük Konstantin (Constantinus I.)in İstanbul'da kurduğu imparatorluk kütüphaneleri ilk çağların önemli kütüphaneleri arasında yer almaktadır. Orta Çağ'da manastırlarda kitap sayısı 1000'i geçmeyen küçük kütüphaneler kuruldu.

Daha önce Çinliler tarafından keşfedilen matbaa, Türkler ve Müslüman Araplar tarafından geliştirilerek kullanıldı.

Abbasiler döneminde Bağdat'ta "Beytü'l-Hikme" adında Dünyanın en büyük kütüphanesi kuruldu. İçerisinde 1.000.000 'dan fazla kitap mevcuttur

On beşinci yüzyıldan itibaren Avrupa'da birtakım ilmi ve teknik gelişmeler başlayınca Endülüslü Müslümanlardan matbaayı alan ve bazı baskı teknikleri geliştiren Avrupalılar kitap basımına önem verdiler. Bu sebeple kütüphaneler de yaygınlaştı. 17. ve 18. yüzyılda büyüyen özel koleksiyonlar Fransa'da Bibliotheque National, İngiltere'de British Museum, ABD'nin Washington şehrinde Kongre Kütüphanesi (Library of Congress) ve Seattle Halk Kütüphanesi gibi dünyanın en zengin kütüphaneleri ortaya çıktı. Moskova'daki Milli kütüphane hüviyetindeki Lenin Kütüphanesi ise 1917'de kuruldu. Diğer bazı ülkelerde de milli kütüphaneler ve üniversite kütüphaneleri kuruldu.




7 yorum:

elmalı kurabiye dedi ki...

ayyy anılarım canlandı.Üsküdar Burhan Felek mezunuyum.Oraya defalarca gitmiştim,hatta okulu kırmıştık bir arkadaşımla,ilk kez böyle bir şey yapıyorduk,ve bütün gün o kütüphanede idik.Eski kitaplar,yürürken gacır gucur sesler...tadilat yapılmışmıdır bilmem...eski haliydi beni çeken zaten,o zamanlarda varmış eskiye merakım.sevgilerimle...

Ada Deniz dedi ki...

Eskilere götürdün Nilgün bizi...O kütüphaneyi bilmiyorum tabiki ama ne çok giderdik özellikle orta okulda. Şimdilerde çocukların ellerinde net dünyayı getiriyorlar ayaklarına. Kitap kokusunu bilmiyorlar malesef...

Ayca Karaoglan dedi ki...

valla iyi ki yağmur yağmış dedirtti bu yazın bana :)

kütüphaneleri oldum olası çok severim. her çeşit kitabı, özellikle büyük, merkezi kütüphanede bulabilirsin.

evet, günümüzde google amca var ama kitap elinde okumanın tadı başka ya :)

Nilgün Komar dedi ki...

elmalı kurabiye; anılarını canlandırdığıma çok sevindim!! gel de birgün birlikte gidelim :)

adadenizim; evet unuttu çocuklar kitapları heleki şimdi tablet diye yırtındılar iyice defter/kitap/kalemden uzaklaştırdılar çocukları!

ayçam;evet canım iyikide yağmış ramazandan sonra okuma günlerine gideceğiz inşallah

elmalı kurabiye dedi ki...

Kısmet,çok isterim...ben Çengelköydeyiim..bir gün de sen gel..

Unknown dedi ki...

Eski bir Üsküdarlı olarak anılarımda yer almış bu kütüphaneyi gördüğüme çok sevindim.Çarşamba pazarımızda çok güzeldir.Paylaşım için teşekkürler..

elmalı kurabiye dedi ki...

eski Üsküdarlıları uyandırdın Nilgüncüm.